GoTurkiye image

İnanç Vadileri: Ihlara ve Ötesi

Selime Katedrali

Selime Katedrali's image
Selime Katedrali, Selime kasabasında, Ihlara Vadisi'nin son noktasında yer almaktadır. Vadiden çıktığınızda peri bacaları ve Selime Katedrali ziyaretçileri karşılıyor. Selime Katedrali (Selime Katedrali) iki katlı olarak inşa edilmiş ve Kapadokya'nın en büyük katedralidir. Katedral sekizinci ve dokuzuncu yüzyıllara tarihlenmektedir. Katedralde İsa Mesih'in ve Meryem Ana'nın göğe yükselişini tasvir eden önemli freskler bulunmaktadır. Selime Kale Manastırı'nın (Selime Kale Manastırı) en önemli özelliklerinden biri de bölgedeki din adamlarının eğitim gördüğü yer olmasıdır. Ayrıca Selime Katedrali'nde ilk sesli ayin yapıldı. Kayaların oyulmasıyla yapılan ve çoğu kilise niteliğindeki yapılar Doğu Roma sanatının izlerini taşımaktadır. Katedralin üst kısmının kale olarak inşa edilmiş olması da dikkat çekicidir.

Ihlara Vadisi

Ihlara Vadisi's image
Aksaray ilinin Güzelyurt ilçesindeki Ihlara Vadisi, 14 kilometre uzunluğu ve 120 metre derinliğe kadar ulaşan dünyanın en önemli kanyonlarından biri olan önemli bir arkeolojik sit alanıdır. Tarihi kaynaklarda adı "Peristremma" olarak geçen Ihlara Vadisi'nden geçen Melendiz Çayı, Ihlara Vadisi boyunca araziyi derin ve sarp bir şekilde bölerek vadi boyunca muhteşem ve çarpıcı güzellikler yaratmaktadır. Erken Hristiyanlık döneminde, kaya duvarlarına oyulmuş kiliseler ve manastırlarla dini bir merkez olarak işlev görmüştür. Vadi, çarpıcı doğal kaya oluşumlarına ve İncil'deki hikayeleri ve dini sahneleri betimleyen güzel fresklerle süslenmiş kiliselere sahiptir. Vadideki Ağaçaltı Kilisesi ve Kırkdamaltı Kilisesi gibi belirli kiliseler, çeşitli dini sahneleri ve tarihi şahsiyetleri betimleyen, 9-11. yüzyıllara dayanan benzersiz mimari özellikler ve freskler sergilemektedir.

Manastır Vadisi

Manastır Vadisi 's image
Manastır Vadisi (Manastır Vadisi), iki yanı yüksek kayaların arasından akan dere, söğüt ağaçları ve 28 kilise, şapel ve yeraltı şehirleri, küçük ve büyük kaya oyma kiliseleri ile "Küçük Ihlara Vadisi" görünümündedir. Bölgenin korunaklı yapısı, dönemin uygulanan tasvir yasağına karşı çıkan din adamlarının sığınağı olmuştur. 11. yüzyılın sonlarından itibaren bölge Türklerin kontrolüne girmiş ve daha sonra burada yaşayan Hristiyanlar özgürce ibadet etmeye devam etmiştir. Manastır ve kiliselerinde birçok insanı barındıran vadi, ilk manastır hayatının izlerini saklıyor. Nenezili katibi Aziz Gregorius Theologos, 4. yüzyılda bu bölgeyi merkez alarak Hristiyanlığın Anadolu'da yayılmasına yardımcı olmuştur.

Hasan Dağı

Hasan Dağı's image
Hasan Dağı (Hasan Dağı), İç Anadolu Bölgesi'nin en yüksek ikinci dağıdır. Toros Dağları'nın (Toros Dağları) devamı olan Hasan Dağı, Aksaray ve Niğde illeri arasında yer almaktadır. 3.268 metre yüksekliğe sahip olan dağ, esasen volkanik bir dağdır. Büyük Hasan (Büyük Hasan) ve Küçük Hasan (Küçük Hasan) adlı iki kraterin bulunduğu Hasan Dağı'nın MÖ 7000'den beri yok olduğu bilinmektedir. Dağın eteklerinde yer alan Nora Antik Kenti önemli bir kültürel hazineye ev sahipliği yaparken, Helvadere Göleti'nin (Helvadere Gölü) yanında yer alan balık restoranları da doğaseverlere farklı lezzetler sunuyor. Zirvesine ortalama altı saatte ulaşılan Hasan Dağı'na dağ evinden tırmananlar, ilk olarak Sütlü Kilise ile karşılaşıyorlar. Zirveye giderken ayaklarınızın altında uçsuz bucaksız bir arazi, Tuz Gölü (Tuz Gölü) ile Erciyes ve Ekecik dağları karşınıza çıkacak. Hasan Dağı'nda özellikle Aralık ve Nisan ayları arasında kayak yapmak mümkündür. Ayrıca yamaç paraşütü için uygun koşullara sahip olan Hasan Dağı'na gelen amatör ve profesyonel sporcular, yamaçtan atlayarak gökyüzünde süzülmektedir.

Helvadere Köyü

Helvadere Köyü's image
Aksaray'ın kalbinde yer alan Helvadere Köyü'nün narin cazibesine ve pastoral güzelliğine kendinizi kaptırın. Bu sakin sığınak, gezginlere sakin bir pastoral dünyaya keyifli bir kaçış sunuyor. Helvadere Köyü, geleneksel mimari ve yemyeşil manzaraların uyumlu karışımıyla, Türkiye'nin kırsal yaşamının özünü zahmetsizce somutlaştıran pitoresk bir ortam yaratmıştır. Arnavut kaldırımlı patikalarda dolaşırken, zaman içinde yıpranmış duvarlarına yazılmış bireysel hikayeleri olan yıpranmış taş evlerle karşılaşacaksınız. Ev yapımı el sanatları ve yerel halkın sıcak, davetkar ruhu ile noktalanan özenle korunmuş mirasın etrafını gezin ve takdir edin. Yerel halkın bol meyve bahçelerine veya yayla esintisi altında hafifçe sallanan buğday tarlalarına doğru ilerleyin. Köyün hemen ötesinde, Hasan Dağı'nın görkemli yamaçları, adeta zamansız bir tabloya adım atıyormuş gibi dramatik bir fon oluşturuyor. Burada, kırsal alanın nefes kesici manzaralarını sunan ve deneyiminize unutulmaz anlar serpiştiren yürüyüş, kamp ve trekking fırsatları boldur. Köyün sınırına doğru ilerlerken, güneşin altında parıldayan bozulmamış göller bulacaksınız, mavi derinlikleri çevredeki muhteşem manzarayı yansıtıyor. Ya sundukları saf huzurun tadını çıkarın ya da kıyıda keyifli bir pikniğin tadını çıkarın. Helvadere Köyü, Aksaray'ın taşra cazibesine samimi bir şekilde dalmaktır. Türkiye'nin kültürel ve ekolojik zenginliğiyle güçlü bağları, onu sadelik, doğa ve mirasla dolu bir deneyim arayan herkes için vazgeçilmez bir varlık haline getirmektedir. Ziyaretinizi planlayın ve Türkiye'nin kırsal bölgelerinden Helvadere Köyü'nde unutulmaz bir yolculuk yaratın.

Nora Antik Kenti

Nora Antik Kenti (Nora Antik Kenti), merkez ilçede Helvadere Kasabası sınırları içerisindedir. Hasan Dağı'nın (Hasan Dağı) eteklerinde ve kral yolu üzerinde Roma ve Doğu Roma dönemlerinden kalma antik kent kalıntıları bulunmaktadır. Dönem boyunca bin sivil konut inşa edildi. Bu nedenle Nora Antik Kenti, 5. ve 6. yüzyılların en yoğun nüfuslu şehirlerinden biriydi. Bu şehir, Kapadokya bölgesindeki en büyük ve en iyi korunmuş kalıntılardan biridir. 200 hektarlık bir alan üzerine kurulmuş olan antik kentte konutların yanı sıra kalıntılarla birlikte 32 kilise yapısı ve 20 sarnıç ortaya çıkarılmıştır.